6 Mart 2014 Perşembe

En Çok Tıklanacak Yazılardan Biri

Aranızda blog yazanlar vardır. Blogların istatistiklerinin tutulduğunu bilirsiniz. Hangi yazı ne kadar tıklanmış, en çok hangi ülkeden tıklama gelmiş, arama motorlarından hangi girişler blogunuza yönlenmiş... Hepsini takip edebilirsiniz. Hatta bazı siteler sene sonunda bir rapor halinde gönderirler blog istatistiklerini. Bu bilgilerden oluşan keyifli bir özet hazırlarlar yazarlarına. Biz de her sene başında bu raporu merakla ve keyifle okuruz. Bu yıl da çok hoş değerlendirmeler içeren bir rapor aldık. Ve bir detay var ki bunu sizlerle paylaşmak istiyoruz. Arama motorlarına yapılan girişlerden blogumuza yönlendirilenlerin bir istatistiği yapılmış ve ilk beş belirlenmiş. Yani en çok hangi girişlerle blogumuza yönlenildiği, yazımızın okunduğu aktarılmış. Bu kısım sizleri ilgilendiriyor. İlk beş arasında "Aile Katılımları" var. Takip ediliyorsunuz. :)
Bu yıl aile katılımlarımızı tek tek aktarmaktansa bütün dönemi bir defada sizlerle paylaşmayı tercih ettik. Yine çok keyifli katılımlar oldu. Anne ve babalar birbirinden ilginç etkinlikler ve sunumlar hazırladılar öğrencilerimiz için.
İlk misafirimiz Ali Efe Sarı'nın annesi Hülya Hanım oldu. Çocuklarla sanat atölyesinde buluşan Hülya Hanım onlar için rengarenk bir etkinlik planlamıştı; hazır oyun hamurlarına alternatif ev yapımı doğal oyun hamuru. Önce her evde bulunan malzemelerle hamurlar yoğruldu. Ardından renklendirildi. Sıra şekil vermeye geldiğinde çocuklar doya doya eğlenmişlerdi bile. Rengarenk oyun hamurları ve rengarenk ellerle çalışmalarını tamamladılar.
DSCF2768
DSCF2769
DSCF2801
İkinci aile katılımı için Ali Efe 'nin babası Servet Bey geldi okulumuza. Bir kukla gösterisi hazırlamıştı çocuklar için ve asistanı da Ali Efe 'ydi. Kırmızı Başlıklı Kız'ı sahnelediler birlikte ve küçük birer sürprizle tamamladılar oyunlarını.
DSCF5810
DSCF5831
Alaz Neyişci'nin annesi Şafak Hanım da sanat atölyesinde buluştu öğrencilerimizle. Ve o da rengarenk bir etkinlik planlamıştı. Kitap ayraçları yaptılar birlikte. Önce çubukları boyadılar. Ardından çubuklara şişe kapakları geçirip üzerilerine yüzler çizdiler, saçlar, gözler taktılar. Çalışma bittiğinde herkesin şirin mi şirin kitap ayraçları olmuştu.
DSCF6697
DSCF6724DSCF6733
Ayşe Coşkun'un annesi Selcan Hanım çok sevdiğimiz bir hikayeyi okuyarak başladı etkinliğine; Üç Küçük Domuzcuk. Hain kurt domuzları yakalamak için evlerini yıkmaya çalıştı masalda. Samandan ve ahşaptan ev yerle bir oldu. Fakat tuğladan ev dimdik ayakta kaldı. İşte bu üç evi yaptılar çocuklar. Öyle de güzel evler çıktı ki ortaya...
DSCF6879
DSCF6909DSCF6904
DSCF6918
Bir sonraki konuğumuz Zürafalar sınıfından Ada Defne Aydınoğlu'nun babası Enver Bey oldu. Enerji konusunu işlediğimiz hafta çocuklarla farklı enerji kaynakları hakkında sohbet etti. Arabaların, ev aletlerinin, farklı cihazların nasıl çalıştıklarını anlattı. Piller hakkında bilgi verdi ve bittiklerinde onları atık pil kutularına koymamız gerektiğini söyledi. Son olarak da küçük bir ampulün pil ve kablolar yardımıyla yanmasını sağladı.
DSCF0131
DSCF0143
İlk dönemin son konuğu Kelebekler sınıfından Defne Taşkın'ın annesi Meltem Hanım'dı. Vücudumuz konusunu işlediğimiz haftada bizleri ziyaret eden velimiz çocuklara muayene esnasında kullandığı aletleri tanıttı, hatta kullanmalarına izin verdi. Birlikte kalp atışlarını dinlediler, boğazlarına baktılar, tansiyon aldılar, röntgen canlandırması yaptılar. Birlikte en gerçekçi doktorculuk oyunlarını oynadılar.
DSCF9396DSCF9393
DSCF9408
Böylece birinci dönem aile katılımlarımızı tamamlamış olduk. Normalde burada yazıyı nihayete erdirip ikinci dönem için haziran ayını beklememiz gerekir. Fakat o kadar güzel iki etkinlik daha oldu ki onları da aktarıp dönem sonunu öyle bekleyelim.
Bunlardan ilkini, bir parti bünyesinde gerçekleştiği için önceden paylaşmıştık. The Beatles partimizde Ali Arslanoğlu'nun babası Murat Bey ve Lila Baltalı'nın babası İsmail Bey Küçük Ağaç'taki ilk canlı grup performansını gerçekleştirmişlerdi. Hazır aile katılımlarından bahsediyorken buraya da ilave edelim istedik.
DSCF0635
Son olarak geçtiğimiz hafta Denizhan Belen'in dedesi Esinç Bey bizi ziyaret etti. Esinç Bey'in çok ilginç bir koleksiyonu vardı; fosiller. Denizhan'ın asistanlığı eşliğinde bu ilginç koleksiyonun parçalarını tek tek inceleme fırsatını bulduk. Eski çağlarda kullanılan çeşitli kesici aletlerden oyuncaklara, fosilleşmiş deniz kestanelerinden minerallere tüm parçalar elden ele dolaştı, merakla incelendi. Esinç Bey'in çeşitli seyahatlerini ve maceralarını Denizhan'dan dinledik. En çok da çöl hakkında bilgi aldık. Denizhan'ın hayranlık ve heyecan dolu anlatımları, kahraman bir dedeyle birlikte olduğumuzu gösterdi bize.
DSCF1087
DSCF1101
DSCF1099
Velilerimizi takdimimizdir... Takip edilesi etkinliklere imza atan değerli velilerimizi... Şimdi merakla bundan sonra gerçekleşecek katılımları bekliyoruz.

5 Mart 2014 Çarşamba

Estere Pestere Püf

Yüzyıllardır var olan bir ikili; Karagöz ile Hacivat. Hayal ürünü mü yoksa gerçekten yaşamış iki insan mı? Belli değil. Onları bizimle buluşturan gölge tiyatrosunun topraklarımıza nereden, nasıl ve ne zaman geldiği bilinmiyor. Yine de yüzyıllardır sahne alıyor bu ikili. Atışmaları ve maceraları yüzyıllardır seyircileri, özellikle de çocukları güldürüyor. Onlar gölge tiyatrosunun baş oyuncuları, Türk masal kahramanlarının en eğlencelileri. 
Geçtiğimiz hafta Karagöz ve Hacivat'ı okulumuzda konuk ettiğimizi biliyorsunuz. Fakat çocukların onları nasıl ağırladıklarını henüz bilmiyorsunuz. 
DSCF0967
DSCF0981
Bizleri Karagöz ve Hacivat'la buluşturan Cengiz Samsun, öğrencilerimiz için Çınar Dede oyununu sergiledi. Önden sahneyi alan Hacivat arkadaşı Karagöz'ü yanına davet ettiği anda bütün gözler bu ikiliye kilitlenmişti bile. Ve çok geçmeden kahkahalar sardı salonu.
DSCF0973
DSCF0978
DSCF0984
Oyun, yaşlı bir çınar ağacının bekçisi, koruyucusuydu Karagöz. Ağacı kesmek üzere gelenleri "Estere pestere püf" diyerek uzaklara uçurdu. Ve nefesinin yetmediği yerde çocuklardan yardım istedi kahramanımız. Tek başlarına baş edemeyecekleri bir grup insanı bir araya gelerek engellediler ve çınar ağacının kesilmesine engel oldular.
DSCF0999
Oyunun sonunda çocukların sıra olup sınıflarına döndüklerini düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Bazıları perde arkasına geçtiler. Karagöz ile Hacivat'ı yakından görmek istediler. Cengiz Bey de onlara bu iki kahramanı gösterdi. Hatta sırayla oynatmalarına da izin verdi.
DSCF1011
DSCF1017
Pek çoğunun ilk defa izlediği Karagöz ile Hacivat'ın çocuklarda keyifli bir iz bıraktığına inanıyoruz. Gözlerindeki pırıltı ve yüzlerindeki mutluluk bize böyle söylüyor. Siz ne dersiniz?

2 Mart 2014 Pazar

İlkokula Isınma Turları

2013-2014 eğitim yılını yarıladık. Bu da demek oluyor ki hazırlık sınıfı öğrencilerimiz için geri sayım başladı. Altı ay sonra her biri ilkokula başlamış olacaklar. Eğitim hayatlarının en kocaman adımlarından birini atacaklar. Anne ve babaları bu kocaman adım için yoğun bir şekilde araştırma yapıp en doğru okulu seçmeye çabalarken bizler de onlara ilkokulun nasıl bir yer olduğunu anlatıyor hatta gösteriyoruz. Geçtiğimiz hafta bir ilkokul ziyareti gerçekleştirdik. İSTEK Acıbadem İlkokulu'na gittik ve ilkokulun nasıl bir yer olduğunu, orada neler yapıldığını gözlemledik.
DSCF0879
İSTEK Acıbadem İlkokulu'nda bizi tanıdığımız, çok sevdiğimiz bir yüz karşıladı. Jimnastik öğretmenimiz Zülkar Hoca ziyaretimizin başında bizlere spor salonunu gösterdi. Hatta burada keyifli de bir çalışma yaptırdı. 
DSCF0884
DSCF0897
DSCF0936
Ardından birinci sınıfların katına çıktık. Sınıflardan birine girdik. Sıralara oturduk. Ve bir öğretmen eşliğinde kısa bir ses çalışması yaptık. 
DSCF0949
DSCF0951
DSCF0962
Zürafaların ilk ziyareti merak dolu bakışlarla başladı, keyifli bitti. İlkokulda onları nasıl çalışmaların beklediğini, döneme nasıl derslerle, ne gibi etkinliklerle başlayacaklarını gördüler. Kendilerine dağıtılan çalışma kağıdını büyük bir istekle ve heyecanla çözdüler. Altı ay sonrası için küçük bir ısınma turu yapmış oldular.