İlk ziyaretçimiz Kediler sınıfından Doğa Sarıoğlu'nun babası Kerem Bey'di. "Kimsenin Görmediği Kocaman Dişli Büyük Canavar" isimli bir hikaye anlattı çocuklara. İşin en güzel ve de özel yanı, bu hikayeyi Kerem Bey'in kendisinin yazmış olmasıydı. İşin içinde bir canavar ve bu canavarı merak eden bir çocuk olunca çocuklar hemen hikayeye kilitleniverdiler.
Diğer bir atölye çalışmasını ise Kelebekler sınıfından Alara Işık'ın annesi Yeşim Hanım gerçekleştirdi. Atık materyaller kullanarak planladığı etkinlikte birer tuvalet kağıdı rulosu, birer de kağıt havlu rulosu kullanarak çocuklarla çekiçler yaptı. Daha sonra boyanan bu çekiçler o gün çocukların en keyifle oynadıkları oyuncakları oldular.
Kediler sınıfından Ada Defne Aydınoğlu'nun annesi Işık Hanım da aile katılımı gerçekleştiren velilerimiz arasındaydı. Okuldaki yoğun temposuna bir süreliğine ara veren Işık Hanım bu defa gözlem için değil, oyun oynamak için sınıfa girdi. Çocuklara Kabakçı Başı oyununu öğreten Işık Hanım daha sonra onları iki gruba ayırdı ve "Kabakçı başı kabakçı başı, kabakların taze mi?" diye sorarak oyunu başlattı. Bilenler bilirler, çok eğlenceli bir oyundur Kabakçı Başı. Işık Hanım'ın aile katılımıyla birlikte Kediler ve Zürafalar da bu eğlenceyi yaşamış oldular, keyifli zaman geçirdiler.
Son aile katılımımızı ise yine Kediler sınıfından Ali Efe Bostan'ın annesi Oya Hanım gerçekleştirdi. Bu sabah güneşli bir güne başlamanın keyfini yaşarken, Oya Hanım'ı karşımızda rengarenk çuha çiçekleriyle görünce sabah enerjimiz bir kat daha arttı. Hemen çocuklarla birlikte bahçeye çıktık. Birer saksı seçtik, birer de çiçek. Sırayla çiçekleri ektik. Toprakla besledik. Can sularını verdik. Böylece okulumuzun bahçesinde Kediler sınıfına ait cıvıl cıvıl bir köşe oluşuverdi.