19 Nisan 2012 Perşembe

Yeniden Kayıp Eşya Bürosu

Tiyatro Bereze ile tanışalı bir buçuk yıl oluyor. İlk olarak Kasım 2010'da geldiler Küçük Ağaç'a. Kayıp Eşya Bürosu'nun karakterleriyle ilk defa o zaman tanıştık. Çok hoş bir tanışmaydı. İzlerini bırakarak ayrıldılar okulumuzdan. Takip eden haftalarda çocuklar sık sık Kayıp Eşya Bürosu'ndan esinlenerek kurdular oyunlarını. 




Böyle güzel izler bırakan bir ekiple tanışınca bu yıl da misafirimiz olsunlar istedik. Aralık ayında bu senenin ilk oyununu yine onlardan izledik. "Çok Soğuk"u sergilediler okulumuzda. Ve bu hafta da yeniden Kayıp Eşya Bürosu'nda buluştuk onlarla. İlkini aratmayan bir buluşma oldu. Çocuklar daha ilk dakikadan hikayenin içerisine giriverdiler ve gözlerini kırpmadan izlediler tüm oyunu. 




Sevim Ak'ın aynı adlı hikayesinden oyunlaştırılmış bir obje tiyatrosu çalışması Kayıp Eşya Bürosu. Takside unutulan bir sardunya çiçeğinin kayıp eşya bürosuna getirilişinden sonra başından geçenleri anlatıyor. Sahibini özleyen ve pencere çok yüksekte olduğu için güneş ışığına ulaşamamanın telaşını yaşayan sardunya, getirildiği yerde telefon, çanta, tiyatro kostümü, şemsiye, maydonoz gibi pek çok farklı eşyayla tanışıyor. Onların hikaylerini dinliyor ve yavaş yavaş onlarla arkadaş oluyor.




Kayıp Eşya Bürosu'nda hikaye, nesnelerin oynatılması yoluyla anlatılıyor ve bu yapısıyla, çocukların gerçek objeler kullanarak kurdukları oyunlara çok benziyor. Konuşan bir bavul, dans eden bir çift ayakkabı ya da ağlayan bir çiçek onların oyunlarında rahatlıkla görebileceğimiz nesneler. Dolayısıyla onlar daha farklı bir gözle, daha geniş bir algıyla takip ediyorlar Kayıp Eşya Bürosu'nu.





Tiyatro Bereze'nin üç oyuncusu, obje tiyatrosunun çok hoş ve başarılı bir örneğini sergiliyorlar. Birbirinden farklı eşyalara hayat veriyor, onları konuşturuyorlar. O kadar ki büyük, küçük herkes son dakikasına kadar keyifle izliyor oyunu. Ve biz de bir kere daha yineliyoruz, Tiyatro Bereze'nin oyunlarını mutlaka takip edin.

www.tiyatrobereze.com

17 Nisan 2012 Salı

Ekolojik Pazar ve Daha Fazlası

Bizim için çok özel bir organizasyondur Küçük Ağaç Ekolojik Pazarı. Gelenekselleşmesi için büyük çaba gösterdiğimiz, her yıl dolu dolu bir içerikle düzenlediğimiz farklı bir oluşumdur. Pazarın kurulduğu gün, velilerimizle ve öğrencilerimizle keyifli bir Pazar geçirmek üzere okulumuzda bir araya geliriz. Sağlıklı beslenme ve bilinçli tüketiciler olma yolunda paylaşımlarda bulunuruz. Çocukların ilk alışveriş deneyimlerini yaşamalarına fırsat verir, ardından bizler dolaşırız tezgahların arasında. Artık unutmaya başladığımız sebzelerin ve meyvelerin kendilerine has kokularını içimize çekerek alışverişimizi yaparız. O kadar keyiflidir ki Küçük Ağaç Ekolojik Pazarı, sohbete doyum olmaz.


Tahmin etmişsinizdir, pazarımızın kurulma tarihini haber vermek ve içeriğini paylaşmak istiyoruz sizlerle. Önceki yıllarda sonbaharda kurulan Küçük Ağaç Ekolojik Pazarı’nı bu yıl  bahar aylarına denk getirmenin daha keyifli olacağını düşündük. Güneşli, ılık bir havada, bahar sebzeleri ve meyveleriyle kurmak istedik pazarımızı ve tarih olarak 29 Nisan’ı belirledik.


İlk yıl misafirimiz Yağmur Böreği’ydi. Bu yıl da yine bizlerle olacaklar. Bilmeyenlere tanıtalım, Yağmur Böreği, Slow Food Convivium’larından biri. Slow Food ise en kısa tanımıyla yerel üretimi destekleyen, geleneksel değerlere ve yemek kültürüne sahip çıkmayı hedefleyen bir hareket. Yağmur Böreği, Slow Food hareketi kapsamında okullara giderek ya da çeşitli organizasyonlara katılarak Tohumdan Sofraya Mevsiminde Sebze ve Meyve Tüketimi başlıklı eğitimler veriyor, sunumlar gerçekleştiriyor. Bu yıl da Küçük Ağaç Ekolojik Pazarı’nın açılışını onların sunumuyla gerçekleştireceğiz.


Programımız önceki yıllardakine paralel olarak ilerleyecek. Bizler sunumu dinlerken çocuklarımız bahçede, aileleriyle hazırlamış oldukları listeleri doğrultusunda alışverişlerini gerçekleştirecekler. Altı ve beş yaş grubu öğrencilerimiz geçtiğimiz yıllarda bu deneyimi yaşamışlardı. Fakat küçük yaş grubu öğrencilerimiz için muhtemelen bu ilk alışveriş deneyimleri olacak.


Bu yıl ekolojik Pazar esnasında çocuklarımızın gerçekleştirdiği önemli bir sosyal sorumluluk projesini de paylaşacağız sizlerle. "Sokaktaki kedilere kedi evi, barınaklardaki dostlarımıza mama…" sloganıyla başlattıkları bu projede çocuklar, sanat öğretmenleri Niyazi Selçuk’la birlikte kediler için evler hazırladılar. İlaç sevkiyatında kullanılan strafor kutuların üzerine resimler çizdiler. Çizilen resimleri boyayarak baskılarını aldılar. Daha sonra bu kutulara birer kapı açılarak kedi evleri hazırlandı. İşte bu renkli kedi evleri ve baskılar ekolojik Pazar günü mahalle sakinlerine ve siz velilerimize tanıtılacak. 



Zühtüpaşa Mahalle Muhtarlığı ile Yaşam Hakkına Saygı Derneği'nin desteği ile ortaklaşa gerçekleştirilecek sergide, mahalleliler kedi evlerini sahiplenebilecekler. Baskı resimler ise barınaklarda bakılan minik dostlarımıza gönderilecek bir paket mama karşılığında davetlilere hediye edilecek. Barınaklara mamanın yanı sıra baharın gelmesiyle birlikte kene ve pirelere karşı dezenfektasyonun yapılması için de destekte bulunulacak. 



Küçük Ağaç'ın sorumluluk sahibi, hayvansever öğrencilerinin emekleriyle katkıda bulundukları bu projeye sizlerin de destek vereceğine inanıyoruz. Çocukların renkli eserlerinden oluşan sergiyi ekolojik pazardaki alışverişiniz sonrasında gezebilir, barınaklardaki dostlarımıza yardım edebilirsiniz.


29 Nisan’da tüm velilerimizi ve öğrencilerimizi Küçük Ağaç’a bekliyoruz. Hatta okul dışından misafirlere de kapımız açık o gün. Sağlıklı beslenmenin ve bilinçli tüketiciler olmanın önemine değinmek, çocuklarımızda alışveriş bilincini geliştirmek ve barınaklarda bakılan hayvanlara destek vermek üzere bir araya geliyoruz. Bir güne daha fazla kaç mesaj, kaç amaç ya da kaç paylaşım sığdırılabilir ki? J