18 Aralık 2012 Salı

Mutluluğun Rengi Ne Renk? (18 Aralık 2012)


Bu hafta ilk kez bir Türk ressam ve şairini tanıdık. Bedri Rahmi Eyüboğlu... Mavi’nin Mutluluğu adlı çizgi roman sayesinde…

Mavi, resim yapmayı çok sever ama hiç renk kullanmazdı. Resimlerini yalnızca karakalemle yapardı. Renk demek mutluluk demekti; resimlerini renklendirmediğine göre, acaba Mavi mutsuz muydu? Derken bir gün, ressam, şair, yazar Bedri Rahmi Eyüboğlu’yla karşılaştı…

Çok yönlü sanatçı Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun yaşamından, resimlerinden ve şiirlerinden ilham alan bu hikâyeyi okurken Bedri Rahmi ile tanıştık, kitabın sonunda Mavi ve yeni arkadaşları Çebiş, Mavi Kaplumbağa ile birlikte nefis bir sergi gezdik!

Derken Bedri Rahmi ustamız gibi renk renk balıklar çizdik.

Mavi’nin Mutluluğu, Çizgi Roman, Yazan: Simla Sunay, Çizen: Gökçe Akgül, Editör: Gökçe Ateş Aytuğ, Desen Yayınları, Kasım 2012






17 Aralık 2012 Pazartesi

Nuh'un Gemisi'yle Yolculuk

Her yıl bir kere Nuh'un Gemisi'ne biner yolculuğa çıkarız. Yolculuk öncesi bazen gemimizi kendimiz hazırlarız, bazen de sınıflarımızdaki masaları gemi yaparız. Herkes bir rol seçer kendine ve yolculuk başlar. Geminin yolcuları hayvanlar olunca, çocuklar da en sevdikleri hayvanların yerine geçerler. Onlar gibi sesler çıkarır, onlar gibi hareket ederler. Hep birlikte yol alır, karaya ulaştıklarında gemiden inerler. Böylece gelmiş geçmiş en ilginç gemi bir kere daha yolculuğunu tamamlamış olur.

Bu yılın ilk yolculuğuna Zebralar ve Kelebekler çıktı. Önce büyük bir özenle gemilerini hazırladılar. Rengarenk boyadılar. Hazırlıkları tamamlandığında denize açıldılar. Her biri sevdiği bir hayvanı seçti kendine ve gemiye o hayvanın adımlarıyla çıktı. Yolculuğun sonunda hepsi sağ salim karaya ulaştı.


DSCF6885

Kediler ve Zürafalar da aynı yolculuğa çıktılar. Gemileri oldukça kalabalıktı. Ama kimseyi geride bırakmadılar ve birlikte yol aldılar. Karaya ulaştıklarında önce aslanlar indi, ardından kediler, sonra tavşanlar, köpekler...  Gemiye binen her bir hayvan yolculuğu tamamladı ve karaya çıktı. 


Tahmin edebileceğiniz gibi maceramız bu kadarla sınırlı kalmadı. Nuh'un Gemisi'yle yola çıkınca aşure kaynatmadan gemiden ayrılmak istemedik. Gerekli bütün erzağı toparladık ve geçtik masaların başına. Bazılarımız portakal kabuklarını dilimledi, bazılarımız narları ayıkladı.





Kayısılar doğrandı, erzaklar bir araya getirildi. Yemişlerin tadına bakıldı. Ardından hepsi kazana katıldı. 



Aşuremiz de kaynayınca Nuh'un Gemisi'nin yolculuğu tamamlanmış oldu. Fakat biz içerisinde hayvanlar olan bu hikayenin etkisinden o kadar da çabuk sıyrılamadık. Ertesi haftayı "Hayvanlar" temasına ayırdık. Hatta bir de misafir ağırladık okulumuzda. Kelebekler sınfından Demir Seydan'ın kuşu Limon bir hafta boyunca bizimle kaldı. 



Böylece yolculuğumuz sona erdi. Umuyoruz ki bu güzel yolculuğun ürünü olan aşuremiz hoşunuza gitmiştir. Biz artık yeni maceralar yaratabileceğimiz farklı konulara geçiyoruz. Kim bilir, belki o maceralardan da başka sürprizlerimiz olur.

16 Aralık 2012 Pazar

Yemişler ve Meyveler


Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası... Eski adıyla Yerli Malı Haftası... Annelerimiz ve babalarımız kutladı. Ardından bizler kutladık. 12-18 Aralık tarihleri arasında öğretmenlerimizin hazırladıkları listede bizim için ne belirlendiyse aldık okula götürdük. Arkadaşlarımızın getirdikleriyle birlikte yemişlerden ve meyvelerden leziz bir sofra kurduk. Bir yandan yedik, bir yandan da yatırım yapmanın, tutumlu olmanın ve yerli malları kullanmanın önemini öğrendik. Şimdi sıra çocuklarımızda... Aynı sofrayı onlar kuruyor, aynı kavramları onlar öğreniyorlar.


Geçtiğimiz hafta öğrencilerimizin evlerinden getirdikleri yemişler ve meyvelerle upuzun bir sofra hazırladık. Ülkemizde yetişen meyvelerin resimleriyle hazırladığımız bantları başımıza taktık. Ve kutlamamız başladı. Şiirler okuduk. Ardından soframızda yer alan yiyecekler hakkında sohbet ettik.  

DSCF7400
DSCF7386

Sonra da sıra günün en keyifli kısmına geldi. Tabaklarda yer alan yemişlerin tek tek tadına baktık. Cevizler, fındıklar, bademler ve fıstıklar tabaklara dağıtıldı.

DSCF7375

Meyve sepetleri elden ele dolaştı. Tabaklardaki portakal ve meyveler paylaşıldı. 


Küçük Ağaç olarak sürekli üzerinde durduğumuz, farklı organizasyonlarda gündeme getirdiğimiz "yerli tüketimi destekleme"nin önemini bu hafta Tutum, Yatırım ve Türk Malları Haftası'nda işledik. Tutumluluk hakkında konuştuk. Ve birlikte leziz bir gün geçirdik. 

DSCF7410