16 Ekim 2012 Salı

Eğitimin Yolu Mutfaktan Geçtiğinde


Mutfak etkinliklerini belirli aralıklarla eğitim programımıza dahil etmeye özen gösteriyoruz. Bu etkinliklerde çocuklar, kendi elleriyle biçimlendirdikleri ve bir araya getirdikleri birbirinden farklı malzemelerin bambaşka bir yemeğe dönüştüğünü görüyorlar. Uğraşılarının sonucunda bir ürün elde ediyorlar. Onlar çalışırken ve gözlem yaparken bir yandan da küçük kas motor gelişimleri destekleniyor. Fakat hepsi bu kadar değil. Çocuklar bonelerini takıp da mutfağa girdiklerinde müthiş eğleniyorlar.

Zebralar ve Kelebekler, çikolatalı bonbonları hazırlarken önce bisküvileri elleriyle ufaladılar. Ardından diğer malzemeleri eklediler ve oluşturdukları karışımı avuçlarında yuvarlaya yuvarlaya top haline getirdiler.


Tüm bunları yaparken bisküvilerin tadına bakmayı da ihmal etmediler. Bu, mutfağın onlara sunduğu bir ayrıcalık. Sınıfta, branş derslerinde ya da atölyede çalışırken kullandıkları hiçbir malzeme yenilir türden değil. Oysa ki mutfakta durum farklı. Burada kullandıkları malzemelerin tadına bakma lüksleri var.


Zürafalar, duygular temasını işlerken birbirinden duygusal kurabiyeler hazırladılar. Yine her şey karıştırarak ve yoğurarak başladı.


Ardından sıra kurabiyelere duygu katmaya geldiğinde ortaya birbirinden mutlu yüzler çıktı.



Zebralar ve Kelebekler, kaplumbağa temasını işlerken tekrar mutfağa girdiler. Haşlanmış patatesleri parmaklarıyla ezdiler. Sonrasında sıra bu patateslere şekil vermeye geldiğinde onlardan birer kaplumbağa gibi davranmalarını ve patateslerine bir kaplumbağanın en çok sevdiği yiyeceğin şeklini vermelerini istedik. 



Eğitimin yolu mutfaktan geçtiğinde zaman çok keyifli geçiyor. Malzeme seçeneği çok fazla ve çalışma esnasında pek çoğunun tadına bakmak mümkün. Yapılan iş eğlenceli. Çalışmanın sonunda bir ürün var ve bunu arkadaşlarımızla paylaşmak hazırlanan yemeğin tadına tat katıyor. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder