26 Mart 2012 Pazartesi

Adam Olacak Çocuk

Şubat ayında, öğrencilerimize tanıtmak üzere seçtiğimiz ayın sanatçılarından biri Barış Manço'ydu. Ay boyunca okulumuzda onun şarkıları dinlendi. Çocuklara onunla ilgili bilgiler aktarıldı. Barış Manço partileri düzenlendi.  


 


Bir de gezi planlandı. Moda'daki Barış Manço Müzesi'ne düzenlenecek bu gezide çocuklar sanatçının evini ve özel eşyalarını görme imkanını bulacaklardı. Ne yazık ki soğuk havalar yüzünden ertelemek zorunda kaldığımız bu gezimizi sonunda geçtiğimiz hafta gerçekleştirdik. Pırıl pırıl, güneşli bir havada Moda'ya, Barış Manço'nun evine gittik. 

 

Kadıköy Belediyesi tarafından müzeye dönüştürülen evdeki gezimiz salondan başladı. Burada sanatçıyla ve eviyle ilgili genel bilgiler aldık. Evin Atatürk'ün doğduğu senelerde inşa edildiğini öğrendik. Barış Manço'nun bestelerini yaptığı piyanosunu gördük.  


Sanatçının kazandığı pek çok ödül de müzenin bu bölümünde sergileniyordu. Salondan ayrılmadan önce onun aynı zamanda bir koleksiyoner olduğunu öğrendik. Koleksiyonları arasında yer alan cam eşyalar, salondaki ve yemek odasındaki vitrinlerde yer alıyordu. 


Evin mutfağı kostüm odasına dönüştürülmüştü. Barış Manço'nun kendi tasarlardığı ve hazırladığı o ilginç kostümlerinden bazılarını bu bölümde sergileniyordu. 


Bir üst katta, Barış Manço'nun yatak odasında, keman şeklindeki bir dolabın içerisinde kemerlerini, yüzük şeklinde bir dolabın içerisinde ise yüzüklerini gördük. En üst katta, sanatçının oğullarının odaları yer alıyordu. Bu odalardan birinin duvarlarında Barış Manço'nun grafik çalışmaları sergileniyordu. Onlara bakarken sanatçının Belçika Kraliyet Akademisi'nin Grafik Bölümü'nden birincilikle mezun olduğunu öğrendik.

Diğer odaya "Adam Olacak Çocuk" ismi verilmişti. Çünkü bu odada Barış Manço'nun 7'den 77'ye programı içerisinde yer alan Adam Olacak Çocuk'tan bölümler gösteriliyordu. Programın çekimi sırasında kullanılan kamera da bu odada sergileniyordu. Biz de hep birlikte bu odada oturup bir süre bu programın bazı bölümlerini izledik.


Evin katları arasında dolaşırken, Barış Manço'nun şarkılarına ait notaların yer aldığı duvarların önünden, piyano tuşlarına benzetilmiş merdivenlerden inip çıktık.


Müzenin son bölümü, giriş katın altında yer alan Şövalye Odası ve kış bahçesiydi. Barış Manço, Şövale Odası'nı Belçika Kraliyeti'nden şövalyelik ünvanını aldıktan sonra yaptırmış. Taş duvarlı, vitray camlı bu odada şövalyelik döneminden eşyalara yer verilmiş.  

 

İlgiyle gezdiğimiz Barış Manço Müzesi'nde en eğlenceli zamanı kış bahçesinde geçirdik. Burada bize Arkadaşım Eşek ve Ayı şarkılarının videolarını izlettiler. Hem izledik hem de dans ettik. 


Ve müzeden ayrılmadan önce, Barış Manço'nun yanına geçip yeni nesil Adam Olacak Çocuklar olarak birer hatıra pozu çektirdik.  

 

Şimdiye kadar pek çok sanatçı tanıdık. Sergilerine gidip eserlerini gördük. Bestelerini dinledik. Hatta bazıları okulumuza geldi. Onlarla sohbet ettik. Birlikte resim yaptığımız oldu. Birlikte enstrüman çaldığımız oldu. Onlara oyun sergilediğimiz oldu. Ama ilk defa bir sanatçının evini ziyaret ettik. Çocuklar için oldukça farklı bir deneyimdi. Artık hayatta olmayan sanatçılardan biri olarak tanıdıkları Barış Manço'nun şarkılarını dinler dinlemez ezberlemişlerdi. Resimlerini, görüntülerini ilgiyle incelemişlerdi. Onun farklı tarzını kısa bir sürede tanımışlardı. Ve sanatçının evini ziyaret ettiklerinde ona ait kostümleri, aksesuarları, eşyaları, bestelerini yaptığı piyanosunu görmek onlar için ilginç oldu. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder