4 Haziran 2013 Salı

Yürüyen ağaçlar ve eylem yapan insanlar (4 Haziran 2013)

İnsanlar yürür. Köşkler yürür. Peki ya çınarlar?

Hiç köşk yürüyebilir mi demeyin. Bundan tam yetmiş üç yıl önce Yalova’da küçük bir köşk yürüdü. Nasıl mı? Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk 1929 yılında Yalova’da bir köşk yaptırmıştı. Deniz kıyısında, bir çınar yanında… 1936 yılında çınarın dalları köşke değmeye başlayınca bahçıvan dallardan kesmek istedi. Ancak Atatürk çınarın bir dalının kesilmesindense köşkü yürütmeyi önerdi. Köşk, İstanbul’dan gelen tramvay rayları üzerinde sekiz çocuk adımı yürütüldü. Bu köşk şimdi Yürüyen Köşk adında bir müzedir. Ancak hikâye tam da burada başlar. Ya bir gün Yürüyen Köşk Müzesi’nin yanındaki tarihi çınar kalkıp giderse? Sahil boyunca yürüyüşe geçerse? Hem tüm çocuklar da peşlerinden…

(Kitabın arka kapak tanıtım metninden.)

Gezi Parkı Direniş’ini hep birlikte takip ettiğimiz bu günlerde çocuklarla paylaşmak için elverişli bir kaynak “Yürüyen Çınar”. Kendi kitaplarını kaynak olarak kullanmak zorunda kalan biri olarak ilk kez yazdıklarımı yaşıyor gibiyim. Çocuklar büyük bir keyifle öyküyü benden dinlediler. Ben de onlara sesli okurken çok eğlendim doğrusu. Sonra ne mi yaptık? Siz de canım, elbette resim yaptık.

Çok güzel, yıkılmayan, dik duran ağaçlar çizdik ve de yürüyen insanlar!

 

 

 
 










"Yürüyen Çınar ", Simla Sunay, Resimleyen: Reha Barış, Remzi Kitabevi, 2009

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder